Kayıtlar

ESKİÇAĞ ANADOLU’SUNDA TÜRKLER

Resim
  İskit Sadak'ı Hermitage Müzesi Prof.Dr. İlhami Durmuş Eskiçağ Anadolu’sunda Türk izlerini açık bir şekilde yazılı kaynaklar ve arkeolojik veriler ortaya koymaktadır. Özellikle Kimmer , İskit ve Siraklara ait veriler onların Türkler ve Türklükle bağlantılarını açık bir şekilde ortaya koymuştur. Bütün Türk topluluklarında görülen ortak değerler adı geçen kavimlerde bulunmaktadır. Bu kavimlerde görülen çok sayıda Türkçe kelime , kan kardeşlik , at kurban etme , kurgan yapma, kurgana at gömme , öleni mumyalama, ölene yoğ töreni düzenleme, kımız içme vb. birçok kültürel ortaklık bir rastlantı değildir. Makalenin Tamamı

LULUBİLER

Resim
  Türkiler ve Lulubilerle de Savaşan Akkad Kralı Naram-Sin'in zafer bildirgesi Aləkbər Ələkbərov Çeviren : Muhammet KEMALOĞLU Lullubiler Azerbaycan topraklarında mevcut olmuş ilk etno-politik topluluklardan biridir. M. Ö. III. bin ile M. Ö. II. binin yarısında Azerbaycan'ın güneyinde Urmiye gölünden güneyde Lullubi aşiret ittifakı oluşmuştur. M. Ö. XXIII yüzyılda bu ittifak Lulubi devletine dönüşmüştür. Lulubilerin etnik kökeni ile ilgili genel fikir onların Elam menşeli olmalarıyla ilgilidir. Lakin Azerbaycanlı araştırmacılardan Y. Yusifov bu fikri tekzip etmiş ve Lulubiler’in Türk kökenli olduklarını söylemiştir . O, M.Ö. III. Binli yıllarda Ön Asya'da Türk menşeli toplulukların yaşadığını belirtiyor. ... Bu tür izahlar bazı gerçeklerle da ispatlanabilir. Belirtmek gerekir ki, Yunanlılar, Balkan ve Küçük Asya'ya gelmeden önce buralarda Türk unsuru mevcuttu. Örneğin, Truva Savaşı sırasında Truva hâkimi Priam müttefiklerine yardıma gitmişti. Bu müttefikler...

ERZURUM VE ÇEVRESİNDE ERKEN DÖNEM TÜRK İZLERİ

Resim
  Doç.Dr. Alpaslan Ceylan Oltu’da bulunan bu taş heykel Erzurum Bölgesinde ve çevresinde var olan Türk varlığının belirleyici bir unsuru olduğunu söyleyebiliriz. Erzurum Cunni Mağarası dışında Erken Dönem Türk izlerinden ilçenin hemen yakınında bulunan Artvin Yusufeli ilçesi Bakırtepe Köyünde runik harflerin bulunduğu “Bakırtepe Mağarası” ve Kars Kağızman bölgesinde bulduğumuz “Geyik Tepesi” duvar panoları ve runik harfler bölgenin zenginliğini göstermektedir. Doğu Anadolu bölgesinde Orta Asya‐Anadolu Türk İzlerini ortaya koyan “Hakkâri Taşları” yine bu bağı belgelemektedir. Doğu Anadolu Bölgesinde yürütmekte olduğumuz çalışmalar neticesinde gelecekte çok daha yeni veriler ortaya çıkaracağını umut etmekteyiz. İnsan Biçimli Taş Heykeller en eski örneklerine Tunç Çağında rastlanmaktadır. Orta Asya Taş Heykellerinin vazgeçilmez unsuru İskit heykelleridir. İskitler M.Ö. II ve I. Bin yıllarda Orta Asya’dan başlayarak batıya doğru göç etmişlerdir. İskit göçleri aynı zaman...

ETRÜSK DİLİ

Resim
  Selahi Diker 'in "Türk Dilinin Beş Bin Yılı" Kitabından Mustafa Solmaz Çok sayıda Etrüsk’çe kelime üzerinde hala tam bir görüş birliğine varılmasa da, yaşantıları ve bıraktıkları izler bir bütün olarak incelendiği zaman, Etrüsklerin Asya kıtasında yaşayan Türklerle yakınlıkları olduğu görülür. Buna kanıt olarak, Etrüsklerin uygarlık olarak M.Ö 750 yıllarında ortaya çıktıklarında kullandıkları kelimeler ile ilk Türk yazılı belgeleri olarak görülen Orhun yazıtlarında geçen “apa = baba, tata = dede” veya “Tarkan = bir unvan” gibi bazı kelimelerin Etrüsklerin kullandıklarıyla hem kelime olarak, hem de yüklenen anlam olarak aynı olması gösterilebilir. Belki ilk anda toplumların birbirinden kelime ödünç alabilecekleri düşünülebilir. Ancak arada binlerce kilometrelik bir mesafe ve yaklaşık 1000 yıllık bir zaman aralığı olmasına rağmen ortaya çıkan kelimelerdeki bu benzerlik, ödünç kelime alınmadığını gösterir. Ayrıca, bölgede konu...

HİTİTLER (ETİLER )

Resim
  Hitit Çift Başlı Kartal'ı   Prof.Dr. Muhammed Taki Zehtabi D.Ö. (Doğumdan Önce)1700 yılında Hitit imparatorluğu (Hitit kralı Murşiliş zamanında) Babil hükümetiyle savaşıp onu yenilgiye uğratarak topraklarını ele geçirdi. Babil gibi güçlü bir hükümeti yenen Hitit Devletinin uzun yıllar ondan önce kurulması ve Hitit halkının bir kaç yüz yıl ondan önce, yaklaşık D.Ö. 3. bin yıllığın ikinc yarısı ve sonllarınd a Batı Anadolu'ya gelmesi ve orada uygarlık ve hükümet kurmaya başlaması, bilim dünyasına aşağı yukarı kesinleşmiştir. Hitit ve Antik Türk Yazısı Karşılaştırması   Ali Paşa Salih gibi bazı tarihçi ve hukukçular, Hitit halkını Ari soylu gösterseler de büyük tarihçilere göre, Aryanlar 900 yıl doğumdan önce doğudan İran çölüne ve bölgemize akmaya başlamıştır. Hatta Pirniya bile Hitit halkını Ari soylu göstermemiştir. Büyük olasılıkla Sümer veya Elam göçlerinden ayrılarak Urmu Gölü'nün güneybatısında Zagros'un batı ve Toro...

KARYALILAR, KAR'LAR, LELEGLER

Resim
  Karya'lıların Yazısı  Antik Türk Yazısı Adalar denizi medeniyetinin ilk sahipleri, İçeri Asya'dan gelmiş   Türk 'lerdir. Güney Rusya ve Tuna havzalarında çok eski devirlerde yerleşmiş Türkler'in medeniyeti de, milattan 3500 sene evvel Makedonya, Tesalya'ya ve Korent mıntıkasına kadar nüfuz etmişti. Greklerden evvele ait yazı bulundu, Yunanistan içinde,    Torikos ( Thoricos)   Orhomen ( Orchomené) isimli şehir harabeleri meydana çıktı. Akdeniz, insanlığın ilerlemesinde çok etkili olmuştur. Adalar denizi medeniyeti, Ön Asya'nın yerli halkının mesela Sümerlilerin ve bilhassa Etilerin (Hititler) nüfuz ve tesiri altında kalmıştır.  Bütün adalar havzasında en eski medeniyet Girit'te idi. ( Türk Tarihinin Ana Hatları ) *** Antik yazarların eserlerinde Karlar ve Karyalılar adlı bir halktan sık sık bahsedilir. Homeros ve ondan bir kaç asır sonra yaşayan diğer yazarlar, Karlar'ı tanırlar. Herodot ve Strabon'un anlattıkları hikayelerde de...

BUGUT (GEYİKLER) YAZITI

Resim
  Yard. Doç. Dr. Cengiz Alyılmaz Moğolistan Halk Cumhuriyeti sınırları içinde bulunan eski Türk bengü taşlarından biri de Bugut yazıtıdır. Adını Arhangay Aymag'ın Bayn Tsagaan Gol (Kutsal Beyaz Göl) bölgesindeki Bugut dağından alan yazıt, bu dağın yaklaşık 10 km doğusundaki geniş ovaya inşa edilmiş I. Köktürk Kağanlığı dönemine ait anıt mezar külliyesindeki Türk kültür ve medeniyet eserlerinden biridir. Tarihî olayların anlatıldığı biyografik ve didaktik bir eser olma özelliğini taşıyan Bugut yazıtı, hem içerik hem de şekil açısından sonraki yıllarda vücuda getirilen Türk bengü taşlarına (bengü taş: ölümsüz taş, anıt abide) da örnek teşkil etmiştir. Bugut yazıtı ve bu yazıta ait kaplumbağa kaide, bugün Çeçerleg Müzesi’nin bahçesindeki açık alanda sergilenmektedir. Bugut kelimesi, " buku / bugu (geyik)" kavram işareti ile /+t/ çokluk ekinin kaynaşmasından oluşmakta ve "geyikler" anlamına gelmektedir. Bugut anıt mezar külliyesinin yaklaşık 10 km batısınd...